
Neyse, ben bir pazar günümü yazmaya oturdum. Sabah uyandık. Sabah dediğim 10-11 arası:) Pazar'ları böyle. Ben uykuyu severim. Ev ahaliside bana uydu artık. Gençler'de artık çocuk değil ya, ve hatta haftasonları sabaha karşı eve geldiklerinden pazar uykuları konusunda uyumluyuz. Pazar kahvaltılarımız haftada bir kez yaptığımız bir şey olduğundan biraz özenli olur. Kahvaltı, hazırlanışı, yiyişi, kaldırılışı 1,5 -2 saat sürer. Sonra kahvesini alan balkona.
Sonra ben giderim elimde bir tas kahve ile balkona. Sadece kahve değil, telefon, kitap diğer elimde olur. Önce telefonda, Facebook, instagram, Twitter bir göz atar, ha birde kelimelik oyununda sıra bendeyse ona bakar, sonra biraz kitap okuma. Bu her Pazar hemen hemen aynı. Hava masmaviydi. Güneş sırtımdan ısırtıyordu. Hemen yakınımda olan ormanda yürüsem mi, yürümesem mi? Kendimi yürümek için ikna çabaları. Bu konuda çok tembelim. Sonuçta sadece yürüyeceksin, taş taşımayacaksın, sağlıklısın, yürüyebiliyorsun, cezaevinde falanda değilsin, eee o zaman niye yürümüyorsun değil mi? Salaklık herhalde, başka bir açıklaması yok.

Mutlu bi şekilde döndüm eve. Sonunun güzel olacağını bile bile ormanda yürüyüşe çıkmaya kendini itekleyen insana salak denir.
Pazar klasiği ütü yaptım. Ama öncesinde hamur yoğurdum pizza yapmak için. Laf aramızda fena pizza yaparım. Hemde çok fena. Ütümü yaptım, 39 çift siyah çorapları diğer eşi ile kavuşturdum. Kavuşamayanları topladığım torbaya attım. Bir ara kavuşmaları ümidiyle.
![]() |
Pastirmali yumurtali Pizza |
![]() |
Ton balikli ve Reyhanli |
![]() |
Ton balikli, soganli |
![]() |
yilbasi cekilisi hazirligi |
Ve gece hala bitmedi. Saatler geriye alınınca geceler çok uzun oluyor. Severim geceleri. Benim blogspotun saatleri hangi ülkeye göre ayarlı bilmiyorum ama, ne zaman bir şey paylaşsam uygunsuz bir zaman saatinde çıkıyor. Yorumlar keza öyle. O yüzden zamana takılı kalmayın.
Böyle işte, bir pazar daha böyle bitti.. Çabuk geçiyor zaman. Çok çabuk. Sene bitiyor heeeeey..
![]() |
farkli olmak güzeldir |