Sayfalar

kizarmis zeytin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kizarmis zeytin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Kasım 2016 Pazar

Kızarmış Zeytin, Yılbaşı Kartları,

Mevsim kendine yakışanı yapıyor her zamanki gibi. Bir şeylerinde yolunda gitmesi, olması gerektiği gibi olması yaşamı umutlu kılıyor. Birçoğumuz biliyoruz, herşeyin çok kötüye gittiğini. 
Ve en kötüsü yaşanan onca kötülükleri ve acıları unutmamız, bir sonraki yaşanan acılarla. Unutma özelliğimiz bizi koruyor belkide. Yoksa nasıl dayanabilir insan bunca olanlara? Daraltılmış bir çemberde neye tutunuyorsak onunla mutlu olmaya çalışıyoruz işte. 

Zeytin Kizartmasi
Pazar bugün. Sessiz, sakin bir sonbahar pazarı. Hava buz gibi. Gri ve ıslak.  Karda yağar gibi oldu sanki. Sabah kahvaltısında değişik bir şey yaptık bugün. Zeytin kızartması. İtalya'dan gelen bir iş arkadaşımız anlatmıştı. Bu aklımda kalmış, bir gün Türk bakkalında yeşil ham zeytin görmüştüm, alıp kızarttım. Aman tanrım! O ne berbat bir tattı? İki gün ağzımdan çıkmamıştı. Düşündükçe ağzım burulmuştu. Sonra iş yerinde o arkadaşı görüp "bize ne garezin vardı" demiştim. Gülerek, hayır o zeytin olmaz, demişti. Bu aylarca önce yaşanan olay aklından çıkmamış olmalı ki, dün İtalya'dan gelirken bir poşet dolusu kızartmalık zeytin getirmiş. İki avuç zeytini, biraz zeytinyağı ile tavada kızarttık. Tuz ve kekik koyduk. Berbat bir tat değildi bu sefer. Ama "işte bu" dediğim bir şeyde olmadı. Bu sefer neyi beceremedik anlamadım. 

Yilbasi kart tasarimi
Severek fotoğraf çektiğim bilinir. Geçenlerde el üretimi eşyaların küçük bir pazarı vardı. Adı "koffermarkt". Güya orada fotoğraflarımı kartpostallaştırıp 
satacaktım. Olmadı, başvuru tarihini kaçırmışım. Bu sefer aklıma yılbaşı kartları geldi. Şirketin yılbaşı kartpostallarını benim çektiğim bir fotoğraftan yapmayı düşündüm. İnternette onunla uğraştım, ön kapakta fotoğrafım, içinde yazı, arka kapakta şirket logosu falan, hoş bir şey çıktı ortaya. Beğendim. Yarın ofistekilerinde fikrini aldıktan sonra 200 kart siparişi vereceğim matbaaya. 

Eski kartlar.. mektuplar..
cogu Ferminadan..
Yılbaşı kartı deyince aklıma geldi, çekmecelerdeki bisküvi kutularının içinde sakladığım kartları, mektupları çıkardım bugün. Tek tek baktım, okudum, kokladım,  Bloğa yeni yazmaya başladığımda yani 2012 lerde falan blog yazarları Yılbaşı etkinliği altında birbirine yeni yıl kartı gönderirdi. Tabi bu etkinliğe katılanlar ve isteyenler. Güzel bir şeydi o. Her gün posta kutusunda özel bir zarf. El yazısı ile yazılmış iyi dilekler. Bazen 3-4 tane birden gelir, sevinçte aynı oranda katlanır.  Bazıları arasına bir kitap ayracı koyar, diğeri sevgilerini not eder. Elleri dokunan o kartlara, yazılara, sevgilere, günler sonra sen dokunursun, posta kutusundan aldığın zaman. Son bir kaç yıldır yapılmıyor bu etkinlik, yada ben rastlamıyorum. Bu sene yapasım var. Kimse yapmasa bile, bende halen adresleri olanlara göndermek niyetim. 

Var mı istekli olan? Yoksa, amaaaaan öyle şeylerle uğraşamam diyenlerden misiniz? 

Bu iki karti 2014 te yazmisim, göndermemisim.
Göndersem mi acaba? Biri Özlem'e, biri Cansu'ya yazimis..