Sayfalar

28 Haziran 2014 Cumartesi

Hayat işte.. Kâh öyle, kâh böyle.. Ama güzel..


hayat güzelkiii...
Bir uçurum kenarındayım. Yürüyorum.  Emin adımlarla yürümeyi severim aslında.. Ama bazen olmuyor. Ayağımın altından kayıyor toprak.. Yavaş yavaş kayıyor.. Bir kaç dala uzanıyorum..  Tutunarak biraz daha zaman kazanıyorum. Yol giderek inceliyor.. Iyice zorlanıyorum.. Düşmek üzereyim.. Bir dal koptu kopacak.. Aşağıya bakıyorum baya derin.. Öldürmez ama süründürür.. Çevrede ne bulursam elimi atıyorum.. Onlar birer birer koptukça bir diğerine tutunuyorum.. Artık tutacak ne dal kalıyor nede güç.. Parmak uçlarım sıyrıldı sıyrılacak.. Son saniyelerim.. Ve tutunamıyorumda zaten.. Düşüyorum.. Tam düşerken güçlü bir dalın arasında kalıyorum.. Hafif sıyrıklar oluşuyor sadece.. O yukarda güvenle tutunduğum dalların kökleri tutuyor beni.. Sonra zaten kalabalıklaşıyorlar.. Çıkıyorum düzlüğe.. Koşarcasına mutlu oluyorum.. Uçarcasına mutlu oluyorum.. Yaşarcasına mutlu oluyorum.. 

Yaşamın düz bir çizgide olmadığını sadece teoride değil, pratiktede var olduğunu görüyorum.. Ve yaşamın böyle bir şey olduğunu düşünüyorum.. Engelleri aşınca güzel yaşam.. Hele hele bu engelleri aşmanı sağlayan, yoldaki taşları ayıklayan dostların varsa.. Seninle birlikte üzülüp, seninle birlikte seviniyorsa.. 

"Dostlar sokak lambası gibidir, yolu kısaltmazlar ama aydınlatırlar" diye bir cümle okumuştum yıllar önce.. Kime ait bimiyorum ama kulağımda küpe gibi taşırım hep.. 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder