Sayfalar

18 Kasım 2014 Salı

Makarnayıda ben buldum zaten dedi, Zehraaba...


Çıkan aşam pek güldüm gaşım gı. Aslına bakasan ağlanacak halimize güldüm..


Seybalara gittim gene ben.. "Gene gene ne işin va Seybalarda" dedi bem adam. Zehraaba, gışlık makana (makarna değil, makana) ve erişte kesecez, gelde parı yardım edive dedi, dedim. Hinci gitmesen ayıp olu, gonşuluk yerde. Bizim adamın aşam yimeğini gurup kaldırasıya, millet çoktan toplaşmış Seybalarda. "Selamneleyküm, berekatlı osun, golay gesin" deyerek oturdum galan Zehrabanın yanına.. Gadınların hem ağızları işleyo hemde elleri, maşallah.  Hatırt hatırt makana kesip durulla. Herkes gündemden pek bihaber. Eskiden radyondan "arkası yarın"ları dinleyerek, yurttan sesleri dinneyerek kesedik bu makanaları.. 

Adamlada sedire oturmuşla hoşaflık alma keseken bi yandanda ajansları dinleyibatla. Eşref amca Muhtar çakmağını çıkardı, avucuna aldı, tabakasından bi cigara çıkarttı, emme yakmayı unutmuş gibi, gözleni  televizyona dikti, "acık susun bi" dedi. Sonrada başladı gülmeye.. Zehraaba, "deli bu adam be" dedi. "Noodu, Eşref amca, neye gülüyosunuz" deye sordum.. "Amarikayı Müslümanla keşfetmiş" dedi. Kristof Kolomb deye bir adam varımış, tee sonadan Amerika'yı keşfetmeye gideken, Kuba tepelende cami gömüş, ben oraya hacca giderin galan" deye gülmekten ağnadamayoda. Zehraabaya sordum, "ne deyo bu Eşref amca" dedim. "Sen işine bak, hadi birez elin çalışsın, hıştınma, hiç emeyara bir laf çıkmaz onun ağzından" dedi. Eminaların Fakriye aba, "gı gulaklarınızda mı eşitmeyo, Eşref amcam değil, koskoca Cumhurbaşkanı söyleyo bunu" dedi. Zehraaba geri galı mı? "O zaten memlakatın en goca delisi, her s....  hıyar deyene bir topak duzunan goşmayın, işinize bakın" deye azarladı hepimizi. Emme susmayo, gocası Eşref amcaya mı gızoyor, yoğusam ötekine mi annayamadım. "Gı, Zehraaba, neye bu gada gızdınız?" dedim. "12 yıldır hep seviyodunuz, bu adamı musallat ettiniz başımıza, hinci ciyak ciyak bağırmanın alemi yok, böğün bunu söyler, yarın ben peygamberi efendimizinen ana tarafından akrabasiyin der, siz sersem s.. tohumlarıda, bir topak duz alır gene goşasınız peşisıra" dedi gı!! Pek zoruma gitti.. "Biyocuk bile rey vemedim, emme benim adam mani (habire) ona veriyor" dedim. "Iyi, git sende ona ver" dedi.. Neyi kime vereyim?  Bu yaşıma gedim demek günahımış, emme bu yaşıma gedim, töbe osun ağnamadım ben, Zehraaba ne dedi?

Hiç oralı omadan, hırt hırt, makanaları keseken, Zehraaba dedi ki; " zaten makanayıda ne İtalyanlar, nede Çinliler buldu. Ben buldum, hadin elleniz çalışsın, kesin" dedi. Ne dediğini gene ağnamadım, emme habire kestimde kestim. Elimide kestim. Sona o küccük aklım başıma mı gedi bilmen, beni bi gülme tuttu. Ben güldükçe, Eminaların Fakriye aba, Aşaevlerin Safiye gelin, Nezaket gız, çayırın Mürvet gızınan, Aşa gelin, ötebaşların Huri gız, Damgacıların Hayriye gelin, Öteevlerin Akanım, hiç gülmedikleri gada güldüle.. Zehraaba "sırat köprüsünü geçtinizde mi bu gada gülüyorsunuz" dedi.. "Sırat köprüsünü geçmedim emme, Cuba'ya gidip o camide namaz gılacan, sonrada Fidel amcamınan puro içecen"dedim. "Allah akıl fikir vesin" dedi Zehraaba.. Âmin, dedim.. 

(Mudurnu şivesi ile yazilmistir)

1 yorum:

  1. Zıvanadan çıkmak desek sanırım yeterli olur :)

    YanıtlaSil